İkinci Aşama Sürecinde Öcalan ile Görüşmeler ve Beklentiler
15.01.2025 05:06
Türkiye'de devam eden siyasi süreçte, DEM heyetinin İmralı'daki Abdullah Öcalan ile yapacağı görüşmelerin önemi artıyor. İkinci aşama için hazırlıklar sürerken, siyasi partilerin beklentileri ve gelişmeler dikkat çekiyor.

İkinci Aşama Sürecinde Öcalan ile Görüşmeler ve Beklentiler

Türkiye'de devam eden siyasi süreçte, DEM heyetinin İmralı'daki Abdullah Öcalan ile yapacağı görüşmelerin önemi artıyor. İkinci aşama için hazırlıklar sürerken, siyasi partilerin beklentileri ve gelişmeler dikkat çekiyor. Bu süreç, terör örgütleriyle mücadelede yeni bir dönemi başlatma potansiyeline sahip. DEM heyetinin siyasi parti ziyaretleri, sürecin gidişatını etkileyen önemli adımlar arasında yer alıyor.

DEM heyetinin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yaptığı görüşmeler, sürecin başlangıcını simgeliyor. Ahmet Türk'ün Bahçeli hakkında yaptığı yorumlar, siyasi atmosferin değiştiğini gösteriyor. Bahçeli'nin yeni bir yaklaşım sergilediği, DEM heyetinin güven duyduğu bir lider olarak öne çıktığı ifade ediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tavrı ise heyet tarafından merak ediliyor.

İkinci Aşamanın Şifreleri

DEM’in ikinci İmralı ziyareti ile ikinci aşamaya geçilecek. Bu aşamada, sürecin uzamasının istenmediği vurgulanıyor. Geçmişteki örnekler, uzayan süreçlerin başarı şansını azalttığını gösteriyor. DEM’in İmralı ziyaretinin ardından, Abdullah Öcalan’ın açık ve net bir açıklama yapması bekleniyor. Bu açıklamanın, KCK yapılanması ve altındaki tüm terör örgütlerini kapsaması hedefleniyor.

Ankara, bu süreçte hiçbir pazarlığa açık olmadığını belirtiyor. Silah bırakma ve kendini lağvetme konuları hayata geçmeden başka konuların gündeme gelmeyeceği ifade ediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütleriyle kararlılıkla mücadelenin devam edeceğini birçok kez dile getirdi. Bu durum, sürecin ciddiyetini artırıyor.

DEM Heyeti'nin Mesajları

DEM heyetinin siyasi partilere verdiği mesaj, “Örgüt Öcalan’ın sözünü dinler” şeklinde. Ancak, bu durumun her zaman geçerli olmayabileceği belirtiliyor. KCK yapılanması ve altındaki örgütlerin lağvedilmesi talep ediliyor. Eğer Kandil bu karara uymazsa, hükümetin nasıl bir yol izleyeceği merak ediliyor. Hükümet, silah bırakanlarla barış yapacağını, silah bırakmayanlarla ise savaşacağını net bir şekilde ifade ediyor.

Öcalan’ı dinlemeyenlerin, artık onun kurduğu örgüt olmadıklarını gösterecekleri ifade ediliyor. Bu durumda, bu grupların uluslararası terör örgütü konumuna düşebileceği belirtiliyor. Türkiye, çağrıya uyanlarla siyasi süreci konuşacak, uymayanlara karşı ise terörle mücadele konusunda taviz vermeyecek.

Yeni ABD Yönetiminin Rolü

Türkiye’nin hamleleri ve bölgedeki gelişmeler, ABD’nin yeni yönetimi tarafından yakından takip ediliyor. ABD’nin SDG çatısı altındaki terör örgütünü silahlandırmasının gerekçeleri, DEAŞ ile mücadele ve bölgedeki güvenlik dinamikleri olarak öne çıkıyor. Ancak, bu gerekçelerin artık geçerliliğini yitirdiği ifade ediliyor.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yeni yönetimin DEAŞ ile etkin bir şekilde mücadele etme kapasitesini güçlendirmek için işbirliği yapabileceğini belirtti. Türkiye, Suriye’nin kuzeydoğusundaki kampların kontrolü konusunda daha fazla sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu ifade etti. Yeni Suriye hükümeti, DEAŞ’ın kamp ve hapishanelerinin yönetimini devralmaya hazır olduğunu duyurdu.

Bize Ulaşın