Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki karasularını 12 mile çıkarma girişimi, Türkiye'de büyük bir tepkiyle karşılandı. 1995'te alınan 'Casus Belli' kararı, hala yürürlükte.

Yunanistan'ın Ege Denizi'nde Karasularını Genişletme Girişimi ve Türkiye'nin Tepkisi

Yunanistan’ın Ege Denizi’nde karasularını 12 mile çıkarma girişimi, Türkiye'de büyük bir tepkiyle karşılandı. 1995 yılında TBMM gündemine taşınan bu durum, ‘savaş nedeni’ sayıldı. TBMM Başkanvekili Kamer Genç’in yönettiği oturumda oy birliği ile alınan karara “Casus Belli” adı verildi. Bu karar, Yunanistan'ın karasularını 6 milin üzerine çıkarması durumunda Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine tüm yetkilerin verilmesini öngörüyordu.

Casus Belli Kararı ve İmzalar

Kararda, DYP’li Turhan Tayan, İhsan Saraçlar ve Nevzat Ercan, CHP’li Abdülkadir Ateş, ANAP’lı Hasan Korkmazcan, dönemin RP’li 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, DSP’li Hüsamettin Özkan ve BBP’li Ökkeş Şendiller’in imzaları yer aldı. Bu karar, Türkiye'nin ulusal güvenliğini koruma adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Ancak, TMMM eski Başkanı AKP’li Bülent Arınç, 2005 yılında bu kararı kaldırılmasını istemiştir.

Arınç’ın bu talebi, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılandı. 30 yıl önce alınan bu karar, hala yürürlükte kalmaya devam etmektedir. Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki karasularını genişletme çabaları, Türkiye'nin ulusal çıkarları açısından ciddi bir tehdit olarak algılanmaktadır. Bu durum, iki ülke arasındaki gerginliği artırmaktadır.

Ege Denizi'ndeki Tarihi Gelişmeler

Kararda, Ege’deki dengelerin 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Antlaşması ile kurulduğu belirtilmiştir. O tarihte her iki ülkenin karasuları 3 deniz mili olarak belirlenmiş, açık deniz alanları da Ege’nin yüzde 70’ini oluşturmuştur. Yunanistan, 8 Ekim 1936’da karasularını 6 deniz miline çıkararak, Ege’nin yüzde 43,68’ini egemenliği altına almıştır. Bu durum, Türkiye'nin stratejik konumunu etkilemiştir.

1964 yılında ise Türk karasuları 6 mile çıkarılmıştır. Bu, Ege’nin yaklaşık yüzde 7’lik bölümünü kapsamaktadır. Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarması durumunda, Ege’nin yaklaşık yüzde 72’sini egemenliği altına alacağı öngörülmektedir. Türkiye, bu durumu kabul etmenin mümkün olmadığını ifade etmektedir.

Türkiye'nin Tepkisi ve Ulusal Menfaatler

Türkiye’nin, dünya denizlerine Yunan karasularından geçerek ulaşmasına yol açacak durumu kabul etmesi asla düşünülemez. TBMM, Yunanistan’ın karasularını 6 milin ötesine çıkarması durumunda, ülkenin hayati menfaatlerini muhafaza ve müdafaa için hükümete tüm yetkilerin verilmesini kararlaştırmıştır. Bu karar, Türkiye'nin ulusal güvenliğini koruma adına atılmış önemli bir adımdır.

Yunanistan’ın bu girişimi, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda bölgedeki deniz güvenliğini de tehdit etmektedir. Türkiye, bu tür adımlara karşı her zaman hazırlıklı olacağını belirtmektedir. Ege Denizi'ndeki bu gerginlik, uluslararası ilişkilerde de önemli bir konu haline gelmiştir.